Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 459 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-16 / Aktif Sayfa : 1
Türkiye bir zamanların yükselen yıldızıydı. Ancak son 20 yılda hemen her alanda geriledi. Tüm ekonomik göstergeler düşmeye başladı. Eğitimden sağlığa, yargıdan yasamaya her alanda ivme kaybetti. Eskiden yabancılar gelmek isterdi, şimdi yerliler kaçmak istiyor. Ülkenin artık o ayrıcalıklı, demokratik, laik, Müslüman ülke olmadığına dair şüpheler var. Komşularıyla anlaşmazlıkları olan, kavgacı bir imaja sahip. Dünya gözünde, demokrasi liginden düşen koskoca bir “gazeteci hapishanesi”. Gazeteci yazar Doğan Sat
Sosyoloji insan hayatında olup bitenlerin ya da olmayıp bitmeyenlerin "aslında ne olduğunu ve ne olmadığını" kavramak ister. Bunun yolu; görüleni veya görüneni bilmekle, mesela, "olan şu, olmayan da bu" demekle yetinmemektir. Olanın niçin olduğunu, olmayanın da niçin olmadığını anlama çabasına girişmektir. Çünkü "toplum dünyası" doğa dünyasının tam aksine muhtelif irade güçleri, duygu halleri, karşı çıkma ya da boyun eğmeler, evetler ya da hayırlar ile; kısacası, insan zihinlerinin içsel edimleri ile inşa
Kısa sürede dördüncü basımına ulaşan bu kitap, akademik çalışmaların sınırlı olduğu göç alanında temel kaynak eserlerden biri olmuştur. Suriye'den yönelen kitlesel göçlerden sonra hem akademik hem de kamusal ilgi, göç alanına yönelmiş; üniversitelerde göç araştırma merkezleri açılırken, sosyolojiden hukuka, siyaset biliminden uluslararası ilişkilere kadar birçok sosyal bilim disiplini, göç ve göçmenlik konusuna daha fazla eğilmeye başlamıştır. Bu kitap; göçün sosyolojik boyutlarına, ulusal ve uluslararası
Tükendi
‘Doğa felsefesinde son yıllarda yankı bulan büyük ve beklenmedik keşifler; resim sanatının gelişmesinden doğan ontolojik bilginin yaygınlaşması; sorgulamaların ateşli ve özgür ruhunun, aydın ve hatta cahil dünyaya galebe çalması; göz kamaştırıcı ve şaşırtıcı siyasi konularda özellikle de siyasi ufkun muazzam bir olgusu olan, tıpkı yanan bir kuyruklu yıldızın kaderinde var olan ya yeni yaşam biçimlerine hayat vermesi ya da yeryüzündeki ürkek canlıları yok etmesinde olduğu gibi Fransız İhtilali’nin vuku bulma
Çağımızın en yetkin sosyalbilimcilerinden olan Charles Tilly, Toplumsal Hareketler, 1768-2018’de toplumsal hareketlerin doğuşu ve yayılışına dair aydınlatıcı bilgiler sunuyor. Okuru, incelenen olaylara aşina kılmak için zaman çizelgeleri ekleyen Tilly, toplumsal hareketlerin ne olduğunu, nasıl işlediklerini, neden ve nasıl diğer politik meselelerle bağlantılı olduklarını açıklıyor. Bu yeni edisyonda Ernesto Castañeda ve öğrencileri, Tilly’nin oluşturduğu çerçeve etrafında günümüz toplumsal hareketlerine ışı
Her çocuğun, çocuk olması nedeniyle korunma ihtiyacı bulunmaktadır. Bununla birlikte, özel olarak korunması gereken çocuklar da vardır. Çocukların korunma ihtiyacını ortaya çıkaran nedenler her ne olursa olsun, onların sosyal yaşama dâhil edilmesi için değişik politikaların uygulanması bu kitabın temelini oluşturmaktadır. Yazar kitapta, toplum için elzem olan sosyal politika araçlarının korunma ihtiyacı bulunan çocukların yaşamlarını nasıl etkilediğini ortaya koyarak, sosyal hizmetlerin uygulayıcısı olan
Tükendi
Anlam, bir beden içerisinde bireyleşen ve bir şahıs olarak sosyalleşen insanın bilincinde inşa edilir. İnsanlık tarihinin her döneminde görülen yüksek anlam katmanları hem gündelik hayata karşılık gelen hem de gündelik hayatı aşan alanla ilgili krizlerin üstesinden gelinmesinde önemli bir rol oynar. Fakat modern dönemde anlamın üretilmesi ve iletilmesi derin bir kriz içerisine girmiştir. Modern çağda bireysel ve toplumsal düzlemde anlam krizini oluşturan en önemli faktör, modern sekülarizm değil; modern çoğ
Bazı yazarlar tasnif dışıdır. R. Hoggart birçok açıdan böyle bir yazardır. Okuryazarlığın Kullanımları aslında bir otobiyografidir. Kendisi işçi sınıfı kökenli olan Hoggart, toplumsal yörüngesi üzerinden, işçi sınıfının içeriden ancak mesafeli, olabildiğine detaylı, realist fakat aynı zamanda da eleştirel bir tasvirine girişir. ‘‘Yakınlık ve mesafe’’, muhtemelen Hoggart’ın maharetini özetleyebilecek kilit formüllerden biridir. Bu ona işçi sınıfının gündelik pratiklerinde, dışarıdan (başka bir toplumsal sını
Tükendi
Cepçiler, çorcular, yankesiciler, düzenbazlar, ayan ablalar, silkeleyiciler, çeteler, işbitiriciler, patronlar, namuslu ve namussuz aynasızlar, savcılar, hâkimler, enayiler ve organize işler: Hırsızlık, mülkiyet kadar eski bir olgu. Hatta bugün ‘çalıyor ama çalışıyor’ denilerek siyasetçilerin olağan faaliyetinin bir parçası haline bile getirilmiş durumda. 20 yüzyılın en etkili kriminologlarından sayılan Edwin Sutherland’in, Şikago’da hırsızlık mesleğini yürüten ünlü Chic Conwell’le yaptığı işbirliğinin ürün
Freelance Emek, “ofissizleşen” emeği anlatıyor. İnsanları evinden veya istediği yerden, istediği zaman, istediği kişilerle, istediği gibi çalışarak geçimini kazanabileceği fantezisiyle ayartarak, onlara güya özgürlük vaat eden bir emek rejimi bu. Bu sözüm ona özgürlük, 7 gün 24 saat işe koşulabilmek anlamına geliyor; üstelik “evde” olduğu için hem işveren hem hane halkının gözünde kolaylıkla görünmez hale gelen bir çalışma söz konusu. Freelance’in tasfiye ettiği iş güvencesinin yerine konan “network” (ilişk
Tükendi
Trakya Bölgesi, 1980’lerden itibaren yoğun bir şekilde göç alarak kentleşmektedir. Bölgenin aldığı bu yoğun göç, başta kentsel ve çevresel sorunlardan emek piyasalarına kadar pek çok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bölgenin emek piyasası sorunlarından birini de kadın istihdamının artırılması oluşturmaktadır. Bölgenin sanayi merkezi haline gelmesi yeni istihdam imkanlarını doğurmasının yanı sıra kadınlara yönelik çeşitli ayrımcı politikaları da gündeme getirmektedir. Kuşkusuz, kadın istihdamının a
Şiddet, hayata kast, terk, zina… Türkiye’de her yıl on binlerce çift boşanıyor. Peki, davullu zurnalı düğünlerle başlayan evlilikler neden mahkeme salonlarında ayrılıkla sonlanıyor? Attilâ İlhan’ın meşhur “Ayrılık da sevdaya dahil” dizesinde vurgulandığı gibi, boşanma da evlilik sürecine dahil olan ve bu yüzden hukuki düzenlemeye konu olması gereken bir olgu. Ve en nihayetinde kaderiniz bir hâkimin ellerinde. Eski Türklerden Cumhuriyet dönemine boşanmanın hukukumuzdaki yerini ele alan bu kitap, dünden bugün
Türk televizyon tarihinin en popüler yapımlarından Gelin Evi, yayımlandığı süre boyunca fenomen olmakla kalmadı, ayrıca seyirciyi Türkiye gerçekleriyle de buluşturdu. Aynı zamanda programın yapımcısı da olan Sosyolog Cem Semercioğlu, Gelin Evi programı izleğinde Türkiye’deki evlilik kültürünü inceliyor. Bir televizyon programına katılan yarışmacılar üzerine yapılmış popüler kültür araştırması olmasının yanı sıra, televizyon sosyolojisi alanında derinlemesine incelemelerde bulunan kitap Türkiye’de bir ilk ol
İlk kez 1957 yılında yayımlanan Anadolu Manzaraları kitabı Hikmet Birand’ın farklı zamanlarda kaleme aldığı yazılarından derlenmiştir. Yazılmalarının üzerinden geçen yarım yüzyılı aşkın zamana rağmen kitapta yer alan yazılar güncelliklerinden ve doğruluklarından hiçbir şey kaybetmemiştir. Küresel iklim krizinin hayatlarımızı her yönüyle etkilediği günümüzde, içinde yaşadığımız çevreyle ilişkimizi baştan aşağı değiştirmemiz gerektiği tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmektedir: “Türkiye’de tabiat, ayağımız
Tükendi
Üçüncü Dünya ülkelerindeki çocuk işçilerin hâli, bundan iki yüzyıl önce yurtlarından zorla kaçırılan köle akranlarınınkinden pek farklı değil: ‘Ecel tezgâhlarında’ karın tokluğuna tükeniyor, sakatlanıyor, ölüyorlar. Eğlence sektöründe istismar edilip Körfez ülkelerinde deve jokeyleri olarak çalıştırılmak üzere kaçırılıyorlar. Cinsel tacize uğrayıp satılıyor, kapatılıyorlar. Charles Dickens’ın betimlediği kasvetli ve hoyrat Britanya manzaralarını, başka bir güneşin, başka renklerin hâkim olduğu, başka bir dü
Mitolojiden çağdaş siyasete kadar, insanın olduğu her yerde baskı, baskının olduğu her yerde direniş vardır. Prometheus, tanrıların buyruğuna itaatsizlik edip insanlığa ateşi verdi. Alman kadınlar, Naziler tarafından gözaltına alınan Yahudi eşlerinin ve çocuklarının salıverilmesi için günlerce eylem yaptılar. Gandhi, namlunun ucunda, ‘Tuz Yürüyüşü’ne çıktı. Martin Luther King, hayal ettiği eşitlikçi dünyaya ulaşmak için yollara düşmekten çekinmedi. Rosa Parks, beyazların tüm aşağılayıcı bakışlarına ve öfkes
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 459 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-16 / Aktif Sayfa : 1