Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 477 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-16 / Aktif Sayfa : 1
Bu kitap, bizim olduğunu nedense hep unuttuğumuz eski yaşantıları bize hatırlatan, gezdiğimiz sokaklarda farklı bakış açısı sağlayan: Her yemek tarifinde de, sanki mutfağımızda pişiyormuşçasına burnumuza kokusunu, damağımıza da tadını bırakan, tüm bu dokusuyla hiç ̧ de bilmediğimiz o Bizans yaşantısını, aslında çok iyi bildiğimiz damak tatlarıyla bütünleştiren, bir anlamda da zenginleştiren bir kitap.
Yemek, tabakta biter fakat mutfakta başlamaz. Çok önceden başlar aslında öyküsü; bir alışveriş listesinden, bir pazar tezgahından... Bazen mutfaklarımızda olan bitenden… “Hayda, limon kalmamış, portakalla yapsam ne kadar saçmalamış olurum ki?” Gittiğimiz pazar yerlerinde verdiğimiz mücadelelerden… “Dört farklı patates çeşidi koyuyorsunuz buraya, ben bilmiyorum ki hangisini alacağımı. Ver üzeri en çamurlu olandan ver, organik gibi duruyor o.” Bir soğana yönelttiğimiz basit gibi görünen sorulardan… “Sen tarif
İnsanoğlunun dünyaya gelmesine neden olan yeme - içme olgusu ve süregelen yaşamsal önemi tarih boyunca bir çok kitaba, bir çok filme ve bir çok hikayeye konu olmuştur ve olmaya devam edecektir. Yiyecek içeceğin takas sisteminden bugün çok daha karmaşık ve özellikli bir endüstriyel hal almasının nedeni ise, insanoğlu için yaşamsal gerekliliğinin yanında damak tadıdır. Damak tadı, yiyecek ve içeceklere verdiğimiz önemi artırırken, farklı denemelerle farklı tadlara ulaşmak insanoğlu için bir amaç olmuş ve tari
Tükendi
İnce pastacılığın verdiği haz her daim kalır. Christophe Felder daha 23 yaşındayken Paris’teki seçkin Hôtel de Crillon’da pasta şefi olarak görevlendirildiğinde bir pasta sihirbazı olarak kabul ediliyordu. Bugün pek çok kitabın belirttiği üzere özellikle incelikli Japon damak zevkine uygun yeni tatlılar üretiyor, kurumsal danışmanlık yapıyor, profesyonelleri eğitiyor ve kendi aşçılık okullarında ders veriyor. Titiz bir teknik, sağduyu ve oyunbazlık Felder’ın pastacılığını tanımlayan elementlerdir. Onun yol
Tükendi
"Vücudunuz bir tapınak değil, bir eğlence parkı. Tadını çıkarın..." "Pazartesileri deniz mahsulü sipariş etme!" AnthonyBourdain'in acımasızca dürüst, bir o kadar da komik bir dille anlattığı hatıralarındaki en masum tavsiyelerden biri bu. Sahil barlarından zirvedeki restoranlara, bulaşıkçılıktan büyük şefliğe, Tokyo'dan Paris'e oradan New York'a, isyanlar ve alevlerle dolu bir mesleğin sunabileceği hemen her şeyi yaşayan AnthonyBourdain, bunları anlatmaya karar verince ortaya Mutfak Sırları çıktı: mutf
Tükendi
Christophe Felder daha 23 yaşındayken Paris’teki seçkin Hôtel de Crillon’da pasta şefi olarak görevlendirildiğinde bir pasta sihirbazı olarak kabul ediliyordu. Bugün pek çok kitabın belirttiği üzere özellikle incelikli Japon damak zevkine uygun yeni tatlılar üretiyor, kurumsal danışmanlık yapıyor, profesyonelleri eğitiyor ve kendi aşçılık okullarında ders veriyor. Titiz bir teknik, sağduyu ve oyunbazlık Felder’ın pastacılığını tanımlayan elementlerdir. Onun yol gösterici ilkeleri şaşırtmak ve tatmin etmek ü
Yemek kitapları genellikle belirli bir sıralamaya göre düzenlenir. Tarifler ya malzeme cinslerine ya yiyecek içecek başlıklarına ya da sofra sırasına göre sıralanır. Gökçen Adar yıllar süren saha çalışmalarından edindiği bilgileri ve tarifleri bambaşka bir yemek kitabı hazırlamak için kullandı ve pişirme usullerini dikkate alarak Pişir Pişirebildiğin Kadar kitabını kaleme aldı. Kitapta yalnızca bilinen ya da aşina olunanlar değil unutulmaya yüz tutmuş tarifleri de bulacak, sofra, yemek ve mutfak kültürüyle
Tükendi
Yaptığım iş, benim için bir tutku... Bu tutku; bütün hayatımı çevreleyen ve her sabah gözlerimi açtığımda ne kadar şanslı olduğumu anlamama sebep olan bir kavram benim için… Şimdi yine sizlere tutkuyla yaptığım işimin öznesi olan birbirinden lezzetli tarifleri evinizde ailenize ve sevdiklerinize daha sağlıklı bir şekilde gönül rahatlığıyla yapabilmeniz için tüm sırları veriyorum. Hadi o zaman... 7’den 70’e herkesin severek yiyeceği burgerleri yapmaya başlayalım!
Elinizde tuttuğunuz kitap düdüklü ile hayatınızın nasıl güzelleşebileceği, kolaylaşıp lezzetlenebiliceği ile ilgili. İçindeki pek çok tarif aslen mutfaklarımızda çocukluğumuzdan beri pişen yemekler. Biz ne yazık ki düdüklüden korkarak büyüdük. Düdüklü ancak uzun pişen yemeklerde çeyizden çıkarılır zannettik. Oysa eskiden yarım saatte pişen bir yemek kısa ve pratikken, şimdi zamanın şartlarında 10 dakikada pişebilmesi gerekiyor. İşte bu kitapta şimdiye kadar başka hiçbir yerde bulamayacağınız, göremeyeceğini
Pasta ve bisküvi hazırlamak günümüz uğraşıları arasında büyük önem taşır. Genç kız ve hanımlarımızın kendi elleriyle pasta ve bisküvileri konuklarına ikram etmeleri onlar için büyük bir zevktir. Pasta ve bisküviyi evde hazırlama hem sağlık hem de ekonomi bakımından büyük yararlar sağlar.
İstanbul… Asırlar boyu farklı kültürlerin, dillerin, hayatların bir arada, zenginliğine zenginlik katarak yaşandığı şehir. Ondan ne insanlar, ne hikâyeler, ne renkler, ne sesler, ne kokular ve tatlar geçti. Hepsi de hafızalarda derin ve unutulmaz izler bıraktı. Şimdiyse birer birer silikleşerek yok olmaya yüz tuttular. Meri Çevik Simyonidis alanında ilk olan bir araştırmaya imza atarak mesleklerinin önde gelen isimlerinden 32 kadınla yaptığı röportajlarla farklı kültürler ve unutulmaz lezzetler arasında
“Bu çalışmamızı, bize yemek zevkleri ve damak tatlarını miras bırakan aile büyüklerimizin yanı sıra başta ünlü yazar, döneminin sayılı yemekseverlerinden ve hepsi de birer şaheser olan anı kitaplarını tekrar tekrar okumaktan bıkmadığımız üstat Refik Halit Karay ve onun izinden giden, yemek olayını sadece nefis körletmek ya da karın doyurmak değil, ortak kültürümüzün ayrılmaz bir parçası gibi herkese adıyoruz. Bir başka edebiyat ustası, Yahya Kemal’in ‘Itrî’ şiirinin sonundaki ‘Belki hâlâ o besteler çalınır
Deleuze ve Guattari, makinesel bir asamblaj içinde “bedenlerin zorunlu, kaçınılmaz ya da izin verilen alaşımını düzenleyen şeyin, her şeyden önce bir beslenme rejimi ve cinsellik rejimi” olduğunu ileri sürer. Bu görüş, neoliberal simgesel düzende şef figürünün merkeziyeti açısından argümanımıza katkıda bulunmaktadır. Bedenlerin birbirine karışmasının benliklerin birbirine karışmasıyla ayrışmaz bir şekilde ilintili olduğunu göz önünde tutacak olursak, çağdaş beslenme rejiminde kilit bir role sahip sahip olan
Tükendi
Balığın lezzetini zirveye çıkaracak dokunuşlarımız ve tekniklerimizle “Bu balıktan bu yemek nasıl olur?” diyeceğiniz yemekler yaptık. Menemen yapma süresi ile iyi bir balık yapma süresi neredeyse aynı diyebileceğiniz enfes tarifleri sizlerle buluşturmak istedik. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, balığın mutfaklarımızda giderek azalan yerine bir atıfta bulunmak ve sofralardaki yerini yeniden tanımlamak amacıyla çıktığımız bu yolda, “Deniz ürünü pişirmek hiç zor değil” diyeceğiniz kolay tariflerin
Nathalie Stoyanof Suda Nathalie’nin Mutfak Hikâyeleri 1975 yılında, İstanbul Kadıköy’de doğduğumda, ailenin dördüncü kuşağı babam Dimitri Stoyanof, bugün hâlâ hizmet veren Kadıköy Beyaz Fırın’ı yönetiyordu. Beyaz Fırın aile işletmesi olduğu için küçük yaşlardan itibaren hep oradaydım. Beş yaşımdan beri babamın beni Kadıköy Beyaz Fırın’a götürdüğünü, o yaşımda gözüme kocaman görünen pastanede sık sık ürünlerin tadına baktığımı hatırlarım. İlkokuldan sonra Saint Benoit Fransız Lisesi’ne gittim.
Tükendi
Zennup 1844 mutlu bir dükkân, okuyan, değer veren ve yazan bir dükkân. Zennup 1844 geleneksel malzemeyle geleneksel teknikleri, zamanın tüm hızına rağmen hale eski haliyle koruyarak yemek pişiren bir dükkân. Üreticiye, emek verene, katkı koyana, iz bırakana saygı duyan bir dükkân. Zennup 1844 Türk ve Anadolu kültürüne ait basit, sade ama kuvvetli bir dükkân. Bu kitapta sadece yemek tarifleri olsa Zennup 1844 eksik kalırdı. Aramızdaki sevgiye, paylaşıma, çalışmaya sizi de ortak etmek istedik. İyi okuma
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 477 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-16 / Aktif Sayfa : 1